- kullanılmaz
- αχρησία
Türkçe-Yunanca Sözlük. 2010.
Türkçe-Yunanca Sözlük. 2010.
gaşak — kullanılmaz halde … Beypazari ağzindan sözcükler
araba mezarlığı — is. Kullanılmaz duruma gelmiş veya eski arabaların bırakıldığı yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
battal — sf., Ar. baṭṭāl 1) En ve boyca alışılmış olandan büyük 2) mec. İşe yaramaz, kullanılmaz Orada sahile çekilmiş bir battal balıkçı kayığı yan yatmış. R. H. Karay Birleşik Sözler battal boy Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller battal etmek battal… … Çağatay Osmanlı Sözlük
becermek — i 1) Güç görünen bir iş veya duruma çözüm bulmak, üstesinden gelmek Becerebilsek şarkı da söyleyeceğiz. R. N. Güntekin 2) alay Bir şeyi kullanılmaz duruma getirmek, bozmak, kirletmek Bayramlık elbiseni ilk giyişte becerdin. 3) argo Irzına geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çakmaksız — sf. 1) Çakmağı olmayan 2) is. Eski, kullanılmaz tabanca veya tüfek 3) is., esk. Kibrit … Çağatay Osmanlı Sözlük
içkili — sf. 1) İçki içmiş olan 2) İçki içilen Köylülerle beraber içkili belediye bahçesinin içinden saz dinledim. S. F. Abasıyanık 3) zf. İçki içmiş olarak İçkili otomobil kullanılmaz … Çağatay Osmanlı Sözlük
muattal — sf., esk., Ar. muˁaṭṭal 1) İşlemez, kullanılmaz duruma gelmiş 2) Boş, işsiz … Çağatay Osmanlı Sözlük
haşat etmek — 1) bozmak, kullanılmaz duruma getirmek 2) birini dövmek, perişan etmek, aşırı ölçüde hırpalamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ezip büzmek — ezip parçalayarak tamamen değiştirerek kullanılmaz veya anlaşılmaz duruma getirmek Bütün ecnebi kelimeleri ezip büzüp anlaşılmaz hâle getirip öyle kullanıyorlar. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
mayın taramak — denizde ve karada bulunan mayınların yerini belirlemek ve kullanılmaz duruma getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
barıg — kokmuş şey (yalnız kullanılmaz) I, 372bkz: bırıg gidiş I, 24, 26, 27, 371; I I, 55, 57, 58 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini